Bilim insanları, yulafın içeriğinde yer alan fitik asidin çinko ve kolajen gibi cilt sağlığı için hayati mineralleri bağlayarak vücuttan atılmasına yol açtığını belirtiyor. Bu durum, cilt elastikiyetini yüzde 40 oranında azaltıyor ve özellikle göz çevresinde sarkma, torbalanma ve mat bir görünüm oluşturuyor.
FERMENTE YULAF KURTARICI OLABİLİR
Araştırmayı yürüten dermatologlar, yulafı tamamen hayatımızdan çıkarmak yerine, fermente edilerek tüketilmesini öneriyor. Yulafın kefir içinde bir gece bekletilmesi veya C vitamini açısından zengin meyvelerle (örneğin çilek, kivi, portakal) birlikte yenmesi, fitik asidin zararlı etkilerini azaltıyor. C vitamini içeriğindeki askorbik asit, fitatları nötralize ederek kolajen kaybının önüne geçiyor.
Fermente yulaf tüketen bireylerde yapılan ölçümlerde, göz altı morluklarının azaldığı, cilt tonunun eşitlendiği ve genel görünümün daha pürüzsüz hale geldiği tespit edildi.
CİLT DOSTU TAHIL: KARABUĞDAY
Uzmanlara göre yulaf yerine karabuğday tercih etmek, cilt sağlığı için çok daha yararlı bir seçenek. Skin Pharmacology and Physiology dergisinde yayımlanan bir başka araştırma, düzenli karabuğday tüketiminin cilt nemini yüzde 30’a kadar artırdığını ve cilt bariyerini güçlendirdiğini ortaya koyuyor. Karabuğdayda bulunan rutin maddesi, kılcal damarların dayanıklılığını artırarak kızarıklık ve damar çatlaması gibi problemleri önlüyor.
YULAFI NASIL TÜKETMELİ?
Beslenme uzmanı Camilla Gray, yulafı seçerken “tam tahıllı ve yavaş pişen” çeşitlerin tercih edilmesi gerektiğini vurguluyor. Bu tür ürünler, fitik asidi doğal yollarla parçalayan enzimler içeriyor. Ayrıca kahvaltılarda şeker yerine stevia veya tarçın kullanılmasının, hem cilt hem de genel metabolizma sağlığı açısından çok daha doğru bir tercih olduğunu belirtiyor.









